23 Aralık 2009 Çarşamba

Machuca


Beyazperdede siyaset,sınıf ayrımcılığı gibi konularını işleyen insanlık dramlarına sıkça rastlarız özellikle de bunu çocukların gözünden anlatan yapımlar konuyu daha etkin bir anlatım sanatına dönüştürürler.Machuca'da bu insanlık dramının Şili ayağını bizlere aktarıyor.Şili'de 11 Eylül 1973 yılında gerçekleşen ordunun kontolü ele almasına doğru giden yol ve etkilerini burjuva çocuğu Gonzalo ile fakir ailenin çocuğu Machuca'nın etrafında akseden olaylarla anlatıyor.Filmle ilgili bilgi vermeden önce konuyu anlamak açısından Şili'de dönemin şartlarını bilmek gerek.

Salvador Allende 1970 yılında Şili'de ki seçimlerde halkın %36.3'lük oyunu alarak iktidara gelir.Sosyalist bir partinin dünyada ilk kez seçimlerle devlet yönetimine gelmesi açısından çok önemlidir.Endüstrinin devletleştirilmesi (bakır ihracatı özellikle) ve toprakların yeniden dağıtılması Şili'de reformların başlangıcıdır.Ekonomik reformlar ilk yıl başarılı olmuştur ve Şili ekonomisi %8.6 oranında büyümüştür fakat 1972'de büyüme devam etmemiş ve enflasyon %140 çıkmıştır.Bununla birlikte karaborsa ve yiyecek kıtlığı Şili'de baş göstermiştir.Buna rağmen 1973 seçimlerinde Allende seçimlerde oyunu %43e kadar çıkarmış ve halkın desteğini bir kez daha almıştır.Yalnız durumdan hoşnut olmayan muhafazakarlar, milliyetçiler ve Hristiyan demokratlar birleşerek Demokratik Koalisyon'u kurdular.Şili meclisinde Allande aleyhine
propagandalar yapıp anayasayı delmekle suçlamış ve ülkede
diktatörlük kurmakla suçlamışlardır.Çözüm önerileri ise ordunun yönetime el koyması ve demokrasinin yeniden sağlanması idi.11 eylül 1973 tarihinde ABD'nin de desteğini alarak ordu yönetime el koymuştur.Darbe sonrası ABD dışişleri bakanı Henry Kissinger'ın söyledikleri de son derece manidardır. "Ülkesinin insanlarının sorumsuzluğu yüzünden bir ülkenin komünist olmasına seyirci kalamayız. Meseleler, Şilili seçmenlerin kararına bırakılamayacak kadar önemlidir." Kaderin cilvesi bir başka 11 Eylül Abd'de farklı bir olaya tarih olmuştur.


Konuyu kısa bir özetle idrak ettiğimize göre filme geçmek gerek.Sınıf ayrımcılığını işliyor dedik en başta.Sosyalist bir hükümetin ilk olarak onaracağı durumlardan biridir sınıf ayrımcılığı ki Gonzalo ile Machuca'nın arkadaşlığını başlatan da kendi içinde bu sınıf ayrımını bitirmek için fakir öğrencileri de bünyesine katan Şili'nin en iyi okullarından biridir.Peder McEnroe sosyal hayattaki sınıfların öğrenciler arasında baş göstermemesi adına yoğun çaba sarfediyor fakat her okulun olmazsa olmazı başı bozuk zengin çocuğu her daim ortamı gerer.Zengin öğrencilerin fakirlere ihtiyatlı yaklaşması ve onları aralarına almaması bireylerin sınıfsal reflekslerinin kişilikleri oturmadan şekillendiğini gösteren bir durum.Buna rağmen Gonzalo ve Machuca ilk etapta iyi bir arkadaşlığın başlangıcını yapmışlardır.İlk cinsellik keşifleri,burjuva dünyasının kokuşmuş yaşama biçimi ve Gonzalo'nun sosyalist yanlıların gösterilerinde Machuca ile birlikte henüz birşeyleri bilmesede yaşadığı coşku ilk etapta filmin bize sunduklarından.

-Çocuklar ve sarhoşlar yalan söylemez

Fakat sınıf ayrımı çocukları aynı bina altına sokunca ortadan kaldırılan birşey değil.Onlardan arkadaş olmaları istense bile bu arkadaşlığı sürdürmek çok zor olucaktır.Değişen Şili,baskılar,her geçen gün kıtlığın baş göstermesi ve çocukların çocuk olmasını engelleyen bireyler.Okul çatısı olmadığında tekrardan seyrine devam eden hayatlar olucaktır çünkü çocuk bile olsalar hayatları ayrı yönde ilerlemektedir.Machuca'nın sarhoş amcası durumu yeğenine gayet iyi özetliyor.


-Bu kim?
-Arkadaş.
-Senin şu arkadaşların...5 sene içinde arkadaşlarının nerede olucağını biliyor musun? Üniversiteye başlayacaklar ve sende tuvaletleri temizliyor olucaksın.10 yıl sonra arkadaşlarının nerede olucağını biliyor musun?Babalarının şirketlerinde çalışıyor olucaklar ve sen hala tuvalet temizliyor olucaksın.15 yıl sonra arkadaşların babalarının şirketlerinin sahibi olucaklar ve sen tahmin et ne yapıcaksın?...hala tuvalet temizliyor olucaksın.Arkadaşlar o zaman adını bile hatırlamayacaklar.



Yönetmen Andres Wood siyasi olayları sadece belirli noktalarda gösterilerle,fakir evlere asılan posterlerle veya darbe döneminde askeri rejimin okulda eğitimi ele alışından dem vurarak anlatıyor fazla karamsarlık etkisi yaratmadan olaylar genel hatlarıyla ele alınıyor.Bizlere çocukların dünyasını sunuyor,iki ayrı dünyanın çocuğunun farklı dramlarını anlatıyor.Gonzalo'nun dramı Machuca'nın dramına göre pasif kalıcaktır elbette.Sonuçta sindirilmeye çalışılan fakir,izbe evlerde tuvaleti bile olmayan barakalarda yaşayan gün gelecekte kötü talih ters dönücek diye bekleyen bir halkın üyesi Machuca.

Okulda şiddet azalmaz,darbe yaklaştıkça Şili'nin genel durumunu bir okul üzerinden genelleyebiliriz.Burjuva'nın kendini diğer insanlardan üstün görme çabaları,fakir ailelerin ufak beklentilerini bile sonuçsuz bırakıyor.Sınıf farklılığı olduğu için aynı çocukları elma ve armut olarak iki ayrı kategoriye ayıranlar bile çıkıyor.Peder McEnroe herşeye rağmen Allande gibi burjuvanın isteklerine,ataklarına göğüs geriyor.Burada yönetmen Şilinin yaşadıklarını okul çatısı altında dramatize etmeden sembolize bir şekilde bizlere sunuyor.Sonrasında Allande gibi McEnroe'da okulda eğitimi komutanlara bırakmak zorunda kalıyor.Kendi deyimiyle orası artık Tanrı'nın evi olmaktan çıkmıştır.Bu bağlamda en anlamlı sözler Machuca'nın annesinden bizlere ulaşıyor.
-Herşey aslında biz fakirlerin suçudur,sebep gözetmeksizin.Nasıl olduğunu görmek lazım.Değişmediğiniz için sizi kimse suçlamıyor.Bazen kendime sorarım her şey ne zaman değişecek?Ne zaman farklı şeyler yapmak için cesaretimiz olacak?

Farklı birşey olması söz konusu dahi olmuyor ve devrim olucağı beklenen sosyalist hükümet;iç güçlerin emperyalist güçlerden yardım almasıyla darbe ile son bulur.Şilide burjuva için darbe iyi birşeydir çünkü pencereden baktıklarında gördükleri fakirliği perdeyi çekince artık görmüyorlardır ve son dönemde fakirliği istemeseler bile görmek zorunda kalıyorlardı.Diğer yandan fakirler için bu darbe izbe evlerinde postal darbeli sindirilme veya başkaldırdığında tek kurşunluk ölüm demektir.

3 yorum:

  1. gerçekten çok etkileyici bir filmdi. Yazıda gerçekten güzel olmuş bir de bu konu ile ilgili Salvador Allende diye bir film var, 2004 yapımı onu da tavsiye ederim.
    http://www.imdb.com/title/tt0418129/

    iyi günler
    göker

    YanıtlaSil
  2. http://www.vimeo.com/407640524 Aralık 2009 14:01

    Bir dahaki blog yazında sigaranı içerken dinlersin.

    YanıtlaSil
  3. @ göker
    teşekkürler öneri için.'Salvador Allande' adlı belgeseli izlemiştim.Önemini anlamak için gerçekten etkileyici bir yapımdı.

    YanıtlaSil