Sanatın her dalında olduğu gibi sinemada da aynı sonuca
varan fakat farklı yönlerden ilerleyen binlerce yapım vardır. Kimi yapımlar
görselliği önde tutarken bizim mevzu bahis edeceğimiz tek mekana bağlı
filmlerde ise genel olarak diyalog ve anlatım odaklı yapımlar öne çıkar. Genel
olarak aksiyondan uzak izleyicinin düşünceleriyle anlam katabileceği küçük bütçelerle ve az oyuncu ekibiyle çekilen
bu filmlerin en nadide örneklerinden bir top 10 listesi çıkaralım.
10- Exam: Kapitalizm şirketlerin eline kozları verdikçe
sömürülen insanoğlu ve sisteme bir şekilde dahil olmak isteyen insanların
savaşı yüzyılımızın en büyük kimlik bunalımıdır. Her geçen sene insan özünden
kopan varlığımızı sınayan şirketlere nasıl teslim olduğumuzu gözler önüne seren
filmde sınav ile çalışan seçen bir şirketin sınava katılanlara sorduğu soru ve
sonrasında gelişenleri anlatır. Bilindik sınavlardan farklı olan bu sistemin
tek bir kazananı olacaktır ve hepsinin en önemli dayanağı akıllarıdır.

8- Buried: Devletlerin savaşlarının bedelini her zaman
insanlık öder. Irak’taki Amerikan işgalinin kahramanlık anlatmayan
yapımlarından Buried’da diri diri gömülen bir Amerikan askerinin tabuttan
kurtulma savaşını anlatır. Gerilimin fazlasıyla hissedildiği bu yapımda
Amerikan askerinin çırpınışları,hayalkırıklıkları ve anlık ümitlerinin; Irak semalarında
toza toprağa karışmasına tanıklık ederiz.

6-The Sunset Limited: İntihar etmek özgürlük müdür? Din var
mıdır ve ruhumuz kurtarılabilir mi? Hayatının büyük bölümünü suçlu olarak
geçiren inançlı bir birey ile intihar etmesine izin vermediği karamsar
profesörün din ve yaşam eksenli tartışmalarını konu alan Sunset Limited
zıtlıklar üzerinden ilerler. Eğitimin akılcılığı ile dinin cahilliğinin birer
kapışması gibidir. Karamsarlığın beyazlığı ile iyimserliğin siyahlığının
saflarından her biri kendine göre mutlak doğrudur. Bu tartışmanın bir sonucu yoktur ama mutlak kazananı izleyicilerdir.
5- Moon : İnsan hiç yaşamadığı bir hayatı özleyebilir mi?
Hiç tanımadığı insanları sevebilir mi? Moon filmi bu gerçekler ışığında
ilerleyen bir yalnızlık filmidir. Kimliğini keşfeden ve insanlık için hiçbir
öneminin olmadığını fark eden bir bireyin bunu kabullenmesini anlatır.
İhtimaller dışında varolan bir hayatın seçimleri silmesiyle şekillenir.
Dünyadan milyonlarca kilometre uzakta “hiç
yaşamamış olmak” zordur.
Filmle ilgili detaylı inceleme: http://sigarayaniklari.blogspot.com/2009/12/moon.html

3- The Man From Earth : Tüm insanlık tarihi karşınıza
dikilse tepkiniz ne olurdu? Muhakkak merak ettiğimiz sorulacak birçok soru ve gerçekliği muallakta kalan bir
çok bilgi vardır. The Man From Earth tüm
zamanlarda bulunmuş olan bir insanın son yerleşim yerinden ayrılmadan önce
arkadaşlarına kendi durumunu açıklamasıyla başlar. Aklın ve mantığın olasılığını
dahi reddetiği bir önermeyi gerçek kılabilecek tek şey sorular ve cevaplardır.
Merak edilen her sorunun cevabı dünyalı dostumuzda saklıdır.
2-Rear Window: Hitchcock sinemasının bir diğer şaheseri olan
Rear Window ise görev sırasında bacağı kırılan bir fotoğrafçının pencereden
komşularının hayatlarına dahil olmasıyla başlar. Hayattan bir parça eksik
kalmasının boşluğunu diğer insanları gözetleyerek kapatmaya çalışır. İşinde
olduğu kadar gözetlemek konusunda da detaylara odaklanan Jeff bir cinayetin
tanığı olur.
Bazı olayların mutlak doğruları yoktur ve yargılama hükmü
vermek için olayı her iki yönden incelemek gerekir. Bunlar dışında hüküm vermek
oldukça basit ve adalatten uzak kaçmaktır. 12 Angry Men bir insan hayatını
harcamanın tek bir hükme bağlı olduğu bir davada insanların nasıl bencil
olduğunu gözler önüne süren bir yapımdır. Tek bir jürinin suçluyu anlama yoluna
gitmesi ve diğer jürileri karşısına alarak olayı tamamen incelemeye çalışmasıyla
yön bulan yapım munazara tekniğini uygulayan en iyi filmlerden biridir.. Tartışmaların
zaman zaman sertleştiği,fikir ayrlılıklarının mantıksal doğrularla cevaplara
döndüğü filmde Henry Fonda da performansıyla ölümsüzleşmiştir.
5 serzeniş:
Ben pek sevemesem de Alfred Hitchcock'un Rope filmi bu türün öncülerinden olduğundan, listeye girmeyi hak ediyor bence.
Bir de olmazsa olmaz Cube üçlemesi var tabii.
Başar Sabuncu'nun "Zengin Mutfağı" da Türkiye'den bu kategoriye giren nadir filmlerden, nedense 12 Mart'ı çok güzel aktarmasına ve oyunculukların başarısına rağmen gölgede kalmıştır.
ben buna carnage'ı da ekledim geçen sene. tek mekan süper oyunculuklar.
Phone Booth da hiç fena değildir hani
"my dinner with andre" yi merak ettim.
Yorum Gönder