Netflix'in 2024 yılının en iddialı filmi olan Emilia Perez, aynı zamanda Fransa'nın da Oscar adayı filmi. Meksika kültürünü ve coğrafyasını merkezine alsa da büyük oranda Paris'te kurulmuş setlerde çekilen bu filmin olmuşlukları ve olmamışlıkları var.  Ancak katmanlı anlatısı ve müzikal unsurlarının yanında bir de Zoe Saldana'nın iyi oyunculuğu eklenince izlenesi, hoş bir film olmuş denebilir. Sonda söyleyeceğimi bu sebeple en başta söylüyorum bu kez. Çok da iyi bir film değil ama, sadece izle geçlik bir film. 

Film, bir uyuşturucu karteli lideri olan Manitas Del Monte'nin (Karla Sofia Gascon) cinsiyet değişimi ile Emilia Perez olup değişen hayatına odaklanıyor. Manitas, avukat Rita'dan (Zoe Saldana) yardım isteyerek hem cinsiyet değişimi ameliyatını organize etmesini, hem de eski kimliğini ardında bırakmasına yardımcı olmasını talep ediyor. Bu teklifi kabul eden Rita film boyunca kendisini etik ikilemlerin ve tehlikelerin ortasında buluyor. Ancak yeni cinsiyetine ve isme taşınan Emilia Perez'in hesap edemediği ya da hesabının ötesinde bir meseleye dönüşen bir olgu var, ailesi.

Emilia Perez olarak yeni bir cinsiyete ve isme geçiş yapan eskinin uyuşturucu kartel lideri, kişiliğini de değiştiriyor. Ve geçmişte yaptıkları için kefaret arayışına giriyor. Eski kimliği olan Maniatas sert, tehlikeli ve tehditkar bir uyuşturucu baronu iken yeni kimliği Emilia topluma fayda sağlamaya çalışan bir hayırsever oluyor. Ancak bu dönüşüm, izleyiciye karakterin eski hatalarından ne kadar arındığına dair sorular tutuyor. Her iki karakteri de canlandıran Gascon'un oyunculuk performansı, bir yandan Emilia'nın çelişkilerini ve karmaşık duygularını ortaya koyarken, bir yandan da karaktere derin bir şefkat duygusu kazandırıyor. Gaddarlık gidiyor, analık geliyor gibi.


Filmin diğer ayağı olan Zoe Saldana'nın başarıyla canlandırdığı Rita karakteri, hem etik çatışmalarını hem de karlı bir anlaşmayı başarıyla yerine getirme arzusunu dengeleyen bir figür olarak karşımızda dururken filmin en önemli eksiklerinden birinin bu karekterin hikayesindeki boşluklar olduğu gözümüze çarpıyor. Bu anlaşmaya neden ihtiyacı olduğu, anlaşma sonrasında nasıl bir yol tuttuğu ve kişisel kazancının ve hesaplaşmasının sonucu hem bir muamma. Neticede kendisini bir mafya liderine adamış bir consigliere değil ki anlayasın şartsız teslimiyetini. Hikayenin anlatımında çok fazla yer edinen Rita karakterini sadece bir 'çerez' olarak kullanmak filmi eksik tutan şeylerden ve olmamışlıklarından biri. 

Son isim ise Jessi karakterini canlandıran Selana Gomez. Kendisine olan antipatim Only Murders in the Building dizisi ile gitmişti. Bu sebeple bu filmde kendisini nötr bir duyguyla izledim ve olması gerektiği kadarıyla vardı. Ne artısı ne de eksisi.


Fransız yönetmen Jacques Audiard'ın yazıp yönettiği Emilia Perez filmi müzikal yapısı ağır olmayan, anlatımı smooth olan, izleyicisini sıkmayan bir yapım olmuş. Karakter olgunlukları, hikayeler arası geçişleri, derin anlam yoksunluğu gibi birçok eksiği var. Bu sebeple Yabancı Film dalında en iyi Oscar'ı almayacaktır elbet ama ona aday olması bile şaşırtır yine de beni. Netflix'te ne izlesem diye saatlerce dolanıp durduğunuz bir vakitte, aradan çıkarabilirsiniz. İzlemezseniz de Zoe Saldana'yı biraz daha izlemekten mahrum kalırsınız, hepsi bu. 

0 serzeniş: